Toksik Pozitiflik

Toksik pozitiflik özellikle içinde bulunduğumuz pandemi koşullarında karşımıza çıktı. Hepimiz evde bir şeyler yaptık. Sosyal hayatımızın kısıtlanmasına bir anlam bulmaya çalıştık. Evde de mutlu olacağımızı düşündük. Bir süre sonra ekmek yapmaya başladık. Okumayacağımız onlarca kitap aldık. Farklı farklı yemekler denedik. Ancak kaygımızı fark etmedik. Sürekli diken üstünde olmak bizi de yoruyordu. Kendimize sürekli toksik pozitiflik aşıladık. Ancak bir yerden sonra yasakları umursamamaya başladık. Karşımıza çıkan olumsuz durumlarda öfkemizi ve bize bıraktığı hasarı görmezden gelmemize toksik pozitiflik denir. Bu tanımı her zaman mutlu ol, her zaman gülümse olarak da ifade edebiliriz. Elbette her zaman mutlu olmayı hepimiz isteriz. Ancak üzüntümüzü de fark etmemiz gerek.

İnstagram sayfamızı takip etmeyi unutmayın. :)
1. Toksik Pozitiflik Nedir
2. Toksik Pozitiflik Zararları
3. Toksik Pozitiflik Belirtileri
4. Neden Zararlı
5. Toksik Pozitiflik ile Nasıl Baş Edilir

İçindekiler

Toksik pozitiflik kişinin temelde var olan duygusunu reddetmesidir. Bu yüzden rol yapmakla eşdeğerdir. Duygularınızı hep olumlu kabul etmek zorunda değilsiniz. Kaygı, stres, üzüntü, keder hepsi sizin bir parçanız… Reddederek ya da görmezde gelerek bu hislerden kurtulamayız. Eğer ki içinde bulunduğumuz durumu kabul etmezsek bu duygular bize psikolojik ya da fiziksel olarak geri döner. Kendini her an iyi hissetmeye yönelik bu baskı bir yerden sonra güçsüz düşmemize neden olur. Bastırılan kaygılar bir yerden sonra fiziksel belirti olarak ortaya çıkar. Bu nedenle zaman zaman kötü dönemlerden geçeceğimizi kabul etmeliyiz.

Hayat karşısında kendimizi teselli etmemiz önemlidir. Hatta bu psikolojik iyi oluş düzeyimize de katkı sağlar. Ancak bunların hepsinin bir kıvamı ve yeri vardır. Sürekli olumlu hislere kendimizi zorlamamız gerçekten kopmamıza neden olur. Bir yerden sonra kişi hayatındaki tüm olumsuz durumları reddetmeye başlar. Bu ise kendisinden uzaklaşmasına neden olur. Unutmayın, kendimizi ne kadar fark edersek o kadar sağlıklı şekilde hayata devam ederiz. Evet, bazen acı ve keder duygularını da yaşamamız gerekir. Hayat sadece tek bir duygudan ibaret değildir. Kişi yüzleşmeyi reddettiği her duygunun içten içe büyümesine neden olur. Bu noktada hayat akışı da olumsuz etkilenir. Çevresindeki kişiler kendisini geri çeker. Çünkü gerçeklikle olan bağ kopmuş olur.

Her gün aynı yemeği yediğinizi düşünün. Bir yerden sonra sıkılırsınız. Canınız başka şeyler ister. Hatta imkanınız yoksa o yemeği yememeyi bile düşünürsünüz. Duygular da böyledir. Bazı durumlarda aynı duyguyu yaşamak ve diğer duyguları reddetmek içinde bulunduğunuz duruma da kör bakış açısıyla bakmanıza neden olur.

Toksik pozitiflik belirtilerini sıralayacak olursa eğer;

• Kişi kendi duygularına yabancılaşır.
• Gerçek duygularını görmezden gelir.
• Farkındalık seviyesi azalır.
• Rol yapmaya başlar. Hayatını sadece belli duygular üzerinden devam ettirir.
• Çaresiz ya da üzgün hissettiğinde ifade etmez.
• Asıl duyguları aklına geldiğinde ya da hatırladığında bunlardan kaçmaya çalışır.
• Psikolojik ya da fiziksel rahatsızlıklar ortaya çıkar.
• Olumsuz duygulardan bahseden yakınlarından uzak dururlar. Çünkü onlara göre her şey yolundadır.
• İçinde bulunduğu zaman yabancı olur. Bir süre sonra depresif belirtiler ortaya çıkar.
• Yalnız kalmasına ya da sosyal çevresinin kısıtlanmasına neden olur.

İyi ve pozitif olmak bir yere kadar kişiyi ayakta tutar. Ancak gerçeklikten kopmasına neden olduğu anda zararlı tarafları ağır basmaya başlar.

Toksik pozitiflik kişiye dolaylı yoldan zarar verir. Kişi kendisine karşı bakış açısını o kadar değiştirmiştir ki asıl sebebi görmekte zorlanır. İnsan mekanik bir varlık değil. Bu yüzden tüm duyguları yaşamamız ya da hissetmemiz gerek. Bir yakınınızın öldüğünü düşünelim. İlk başlarda bu ölümü reddetmemiz ya da inkar etmemiz doğal bir süreçtir. Ancak bir yerden sonra öldüğünü kabul etmemiz gerekir. Bu kabullenme uzun sürerse travmatik yas ortaya çıkabilir. Travmatik yas ise insana zara verir.

Toksik ilişkiler yazımıza da göz atın.

Burada kişiye zarar veren asıl unsur duygusunu görmemesinden kaynaklanır. Çünkü o kişi öldü ve bir daha geri gelmeyecek. Bunu duymak ya da ifade etmek kendisini kötü hissetmesine neden olur. Ancak bu duygudan kaçmak daha kötü sonuçlara neden olacaktır. Bu yüzden toksik pozitiflik kişinin inkar sürecini uzatmasıdır. Duygularımızla başa çıkmak ve kabullenmek bizi daha sağlıklı kılar. Böylece büyüme ve olgunlaşma meydana gelir. Olgun insan dediğimiz kişileri biraz gözlemleyelim. Her duyguyu kabul eden ya da durumlar karşısında nasıl tepki vereceğini iyi bilen kişilerdir.

Toksik Pozitiflik Nasıl Ortaya Çıktı

Aslında toksik pozitiflik kavramı yeni yeni hayatımıza girdi. Biraz yolculuğa çıkalım. Gereğinden fazla su içtiğimizi hayal edelim. Bir yerden sonra bedenimiz bunu kaldırmaz ve zehirlenir. Ya da gün içerisinde gereğinden fazla ağrı kesici içelim. Bu durum da bir yerden sonra zehirlenmemize neden olur. TOksik pozitiflik de aslında bunu ifade eder. Bir duyguyu yoğun bir şekilde yaşarsak bizi zehirler!

Ne olursa olsun yoluna devam et! Bu cümle basit gelebilir. Ancak size her zaman güçlü durmanızı ifade eder. Asla yere düşmemelisin! Bu çok zor ve güç bir beklenti. Çünkü bazen düşmeye hakkınız var. Düştükten sonra nasıl kalkacağınızı konuşmak bu konuda size daha fazla katkı sağlar. Çünkü düşmemeye çalışmak bir yerden sonra düşmenizi kolaylaştıracaktır.

Duyguların hepsi bizim bir parçamızdır. Bu parçalarımızı reddetmek bize zarar verir.

Sosyal Medya ve Toksik Pozifitlik

Sosyal medya ve toksik pozitiflik hayatımızda daha fazla yer tutmaya başladı. Bu tanımı da aslında ilk olarak bu uygulamalarda gördük. Bu tür uygulamalarda hepimiz farklı farklı gönderiler görüyoruz. Her gönderi bize hitap etmiyor olabilir. Herkes istediği postu paylaşmakta özgür. Ancak bazen bazı gönderiler gerçekten insanın sinirini bozabiliyor. Hatta Nil Karaibrahimgil’in söylemiş olduğu sözlere oldukça fazla ironi içerikli tepkiler geliyor. Hayatımızda her yaşantının olumlu yanını görmek zorunda değiliz. Bazen olumsuz taraflarını da yaşamamız gerekir. Çünkü insan bir bütündür. Bu bütünlüğü puzzle parçası olarak düşünebiliriz. Bir parça eksik kaldığında o bütünlük değişir. Göze yabancı gelir.

Her duygu bizim bir parçamız. Bu hisleri reddetmek bize sadece zarar verir.

Toksik pozitiflik ile nasıl baş edilir sorusunu büyük ihtimalle kendi kendinize sormazsınız. Çevrenizden biri sizi uyarır. Konuyla ilgili araştırma yaparsınız. Elde ettiğiniz sonuçlar sizde bir ışık yanmasına neden olur. Öncelikle kaçtığınız olumsuz duyguların sizin için anlamını düşünün. Onlar sizin bir parçanız, sizi bütün yapan temel hisler. Sizi rahatsız eden nedir ki? Problemlerle karşılaştığınızda nasıl tepki verirsiniz? Kendinizi nasıl teselli ediyorsunuz?

Aslında tüm bu sorular sizi kaçtığınız duyguya yöneltir.

Evet, belki de bugüne kadar pek çok zorlukla baş ettiniz. Kimileriyle baş edemediniz. Bu tür durumlarda toksik pozitiflik sizin için bir hayat simidi olur. Duygular iyi ya da kötü değildir. İçinde bulunduğunuz anı anlamlandırmanıza yardımcı olan iç sesinizdir. Bu yüzden kendi duygularınızı daha yakından fark etmek için online terapi alabilrisiniz.

Online psikolog ve psikolojik danışmanlardan terapi desteği almak için tıklayın